Yazar: Lewoxx

Roni Margulies  Nâzım’ın kitapları 29 yıllık bir aradan sonra 1965’te yeniden yayımlanmaya başlanır. İlk yayımlananlardan biri, üç kitabı bir araya getirir: Jokond ile Si-Ya-U, Taranta Babu’ya Mektuplar ve Benerci Kendini Niçin Öldürdü. Dost Yayınları’nın yayımladığı kitabı Şerif Hulusi hazırlar. Kitabın kapağını, o dönemde Paris’te yaşamakta olan, Nâzım’ın yakın dostu Abidin Dino yapar. Hazırlık sürecinde Dino ile Şerif Hulusi yazışır. İstanbul’da bir sahaf dükkânında bulduğum aşağıdaki mektup, Dino’nun kapak desenini içeriyor. Belli ki, başta Nâzım’ın üç değil iki kitabının birlikte yayımlanması düşünülmüş. Kapak deseni Taranta Babu’ya Mektuplar’ı içermiyor. 

Read More

Bu yıl Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in cevaplaması isteğiyle verilen bir Meclis önergesinde şu sorular soruldu: Türkiye’de bugüne kadar yasaklanan veya toplatılan kitap sayısı kaçtır? En çok kitapları yasaklanan ve toplatılan yazarlar kimlerdir? Hangi kitapların yasaklılıklarının kaldırılacağına kimler, hangi yöntemle karar verecek? Konunun uzmanlarından destek alınması düşünülüyor mu? “Kitap yasakları kalktı, yasakları güncelleyeceğiz” denilmesine rağmen, 1992′de öldürülen yazar Musa Anter’in kitaplarına yasak getirildiği, yazarın kitaplarını basan Aram Yayınlarına, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca “Örgüt propagandası yapmak” suçlaması ile soruşturma açıldığı belirtiliyor.

Read More

Atilla Dirim Küçüklüğümde babamın kütüphanesinde bir kitap vardı. Her ne kadar hayatımı değiştirdiği söylenemezse de, aradan geçen bunca yıl sonra “DAC – Gerçekleşmiş Sosyalizm Cenneti” başlığını unutmadığıma göre, bende birtakım izler bırakmış olmalı. Kitap Demokratik Almanya Cumhuriyeti’ni anlatıyordu, muhtemelen Büyükelçilik tarafından propaganda amaçlı olarak bastırılmış olmalıydı.  Doğu Almanya’nın nasıl bir sosyalizm cenneti olduğu sayılarla, istatistiklerle, resimlerle desteklenerek anlatılıyordu. Ne tuhaf! Aynı yıllarda bu ‘gerçekleşmiş sosyalizm cenneti’nden kaçmak için canlarını ortaya koyan insanların hikâyeleri de kulaktan kulağa dolaşıyordu. Peter Döbler adlı hekim de bunlardan biriydi.

Read More

Altüst dergisinin eski sayılarının tamamını bilgisayarınıza indirebilirsiniz. Dosyaları görüntülemek için Adobe Acrobat yazılımına gerek vardır. Acrobat yazılımının son sürümünü ücretsiz indirmek için tıklayın. Dosyaları indirmek için ilgili kapak resminin üzerine tıklayın. Dosyalar ortalama 4-5 MB büyüklüğündedir. Sayı 15 Sayı 14 Sayı 13 Sayı 12 Sayı 11 Sayı 10 Sayı 9 Sayı 8 Sayı 7 Sayı 6 Sayı 5 Sayı 4 Sayı 3 Sayı 2 Sayı 1 Eski sayılar Acrobat (.pdf) formatında: Altüst Sayı 15 Altüst Sayı 14 Altüst Sayı 13 Altüst Sayı 12 Altüst Sayı 11 Altüst Sayı 10 Altüst Sayı 9 Altüst Sayı 8 Altüst Sayı 7 Altüst Sayı 6 Altüst Sayı 5 Altüst Sayı…

Read More

Doğan Tarkan Gündemde bir sessizlik var. Öne çıkan sorunlar ancak birkaç gün üzerinde çok konuşulan konu olabiliyor, sonra geriye gidiyor ve çok zaman unutuluyor. Birçok konu aslında konunun kendi içeriğinden dolayı değil, o konuyu oluşturan olay iktidarı veya muhalefeti yıpratacağı için öne çıkıyor. Daha çok iktidarı yıpratacak olan konular doğal olarak öne çıkıyor. Sessizliğin temel nedeni, Kürt sorununda yeni ve önemli bir gelişmenin olmaması. Hükümet son zamanlarda süreklilik kazanan KCK operasyonlarına devam ediyor, zaman zaman Başbakan ağır milliyetçi sözler ediyor, arada bir küçük çaplı çatışmalar oluyor.

Read More

Vatandaş adam öldürürse mahkeme gözünü bile kırpmadan cezasını verir. Peki ya devlet adam öldürürse ne olur? İşte Türkiye, tarihi boyunca pek çok kez olduğu gibi, bir kez daha bu sorunun cevabını arıyor. Devlet adam öldürürse cezası nedir? Şimdiye kadar bu sorunun cevabını vermemiş olmak açık ki her seferinde cevabı bulmayı biraz daha güçleştiriyor. Hesabı sorulmayan her katliamdan biraz daha güçlenerek çıkan devlet bir sonraki katliamını biraz daha pervasızca, biraz daha haddini bilmez biçimde gerçekleştiriyor. Üstelik sadece öldürmekle kalmıyor, kendi pisliğini halının altına süpürerek yok etmeye çalışıyor. Halıyı kaldırıp ‘Hayır bu ev temizlenmedi, bak pislik hâlâ burada duruyor’ diyenleri de susturmak…

Read More

Arife Köse Bu ülkenin tarihinin bize bıraktığı en kötü miras insanların ölülerinin yasını hakkıyla tutma hakkını elinden almak oldu. Ne Ermeniler ölülerini hakkıyla gömebildi, ne de Kürtler. Ve şimdi de Roboski halkı… Kara kışın ortasında Irak sınırında bombalanan çocuklarının cesetlerini bile bulamadan boş tabutları taşıdılar mezarlığa, boş tabutları gömdüler. Acıları bitmek, dinmek bilmiyor. Yarım kalan yaslarıyla yaşıyorlar ve bunu onlara yaşatan devlete çok büyük öfke duyuyorlar. Her Perşembe 34 kişiyi gömdükleri mezarlığa gidip, hemen karşısındaki askerî taburun gözüne soka soka ölüleri için dua ediyorlar. Bunu bilerek, askere bu olayı asla unutmayacaklarını göstermek için yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini söylüyorlar.

Read More

Bülent Somay Aslında söylemek istediklerimin önemli bir kısmını 23 Mayıs tarihli Taraf gazetesinde Levent Yılmaz ile Roni Margulies adeta aralarında paylaşmış gibi yazmışlar, ama bir kere daha hatırlatmakta yarar olabilir. Halil Berktay “1 Mayıs 1977 faciası solcuların işi, kendi rezilliklerini örtmek için suçu MİT’e, CIA’e filan atıyorlar” dedi, yer yerinden oynadı. Aslında hiçbir şeyin yerinden oynadığı yok da, biz kendi küçük dünyamızda öyle sanıyoruz. 1 Mayıs 1977 ile ilgili tanıklıklar, yorumlar, belgeler, bilgiler, fotoğraflar, filmler yeniden ortaya çıktı, popüler televizyon kanallarında tartışmalar yapıldı.

Read More

Orhan Kemal Cengiz Bu yazı, Orhan Kemal Cengiz’in 23 Nisan günü Marksizm 2012’de yaptığı konuşmanın gözden geçirilmiş halidir. Türkiye’de en büyük mesele bir muhalefet boşluğunun olmasıdır. Hem de korkunç boyutlarda bir sol muhalefet eksikliği bu. Muhalefet yapıyormuş gibi görünüp tamamen eski düzenin devamını sağlamaya çalışan, askerî vesayeti savunan bir CHP problemimiz var en başta. Sonuçta 10 senedir iktidarda bir muhafazakâr hükümet var. Onlardan bugüne kadar yaptıklarından başka daha ne beklenebilir?

Read More

Sayı 7: Haziran– Temmuz 2012 Güncel Barış Yolunda Sessizlik ve Çözümün Parıltısı [Doğan Tarkan] Roboski: Adalet, Adalet, Adalet… [Arife Köse] Ferhat Encü ile Söyleşi [Arife Köse] Deng’den Bugüne: “Kayıp Zamanın İzinde” [Mehveş Bingöllü] Hiçbir Devrim 18 Günde Tamamlanmaz [Hüsam el Hamalawy] Ekonomik kriz Zombi Kapitalizm [Alex Callinicos] Kriz, Grev, Seçim ve Devrim [Doğan Tarkan]

Read More