Facebook Twitter Instagram
    Trending
    • Ulusalcılar kimlerdir ve “Yetmez ama evet”çilere karşı nasıl mücadele ederler?
    • #HEPİMİZGÖÇMENİZ Twitter’da
    • Bizans’ın Son Günleri
    • Haçlıların Bizans’a Çektirdikleri
    • Sebastiao Salgado: “Gözler çok şey anlatır”
    • Beyazlar Cazı Öldürmeye Çalıştı Müzik Kazandı
    • Käthe Kollwitz Kadınlar, anneler ve mücadele
    • Susamam
    Twitter Facebook
    Altüst Dergisi
    • Ana Sayfa
    • Satış Noktaları
      • İstanbul Satış Noktaları
      • Ankara Satış Noktaları
      • İzmir Satış Noktaları
      • Diğer İllerdeki Satış Noktaları
    • Abonelik
    • Yazı ve Danışma Kurulu
    • İletişim
    Altüst Dergisi
    Buradasınız:»Toplumsal sorunlar»Hükümetin iki zihniyeti
    Toplumsal sorunlar

    Hükümetin iki zihniyeti

    17 Nisan 20124 Mins Read
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email

    Hüseyin Çakır

    Ne oluyor, neden oluyor sorusu sorulmaya devam edilirken, çok farklı görüşler varmış gibi görünüyor olsa da, olup bitenler iki zihniyetin çatışması etrafında toplanıyor.

    Birinci zihniyet değişim, ikinci zihniyet değişime şu ya da bu gerekçelerle karşı çıkma ve direnme.

    Her iki zihniyetin militan, kemikleşmiş, radikal savunucusu ve taraftarı yok. Olsaydı, devrim, karşı devrim, “Anadolu Baharı” gibi şeyler olurdu. Bu nedenle değişim süreci dura kalka,  tökezleyerek, sürünerek ilerliyor. Süreci her iki zihniyetin aktörlerinden çok, somut durumlarda/olaylarda her iki zihniyet etrafında yer alışlar belirliyor.

    Bir olayda değişimden yana olanlar, başka bir olayda statükodan yana olabiliyor.  Vesayetçi, otoriter devletin ideolojik, siyasî ve ekonomik yapılanması çözülüyor. Bütün gürültü vesayetçi devletin değiştirilmesinden çıkıyor. 

    Nereye kadar değişim

    Değişime karşı direnç noktası, değişimin nereye kadar yapılıp yapılamayacağında düğümleniyor. Devletin nereye kadar değişeceği, devlet kurumlarının içinde ortaya çıkan kavganın asıl nedeni. Değişim radikal dönüştürücü adımlar atılarak yapılmadığı, yapılamadığı için, süreç devletin çüzülmesi biçiminde ilerliyor. Siyasal iradenin kapsamlı, takvime bağlanmış bir değiştirme, dönüştürme programı yok. En çok patırtı gürültü nerede ortaya çıkıyorsa, yönünü oraya dönüyor ve böylesi durumları bugüne kadar hiç iyi yönetemediğini gördük. Ergenekon’un ve darbecilerin yargılanmasıyla sınırlı bir reform ve demokrasi anlayışı, devletin demokratik dönüşümünü sağlamıyor.

    İktidarın demokratikleşme, “ileri demokrasi” sözlerinin dayandığı somutlaşmış hedefleri yok. En önemlisi, demokratikleşme sorunun önünü açacak “esas sorun”, “ana engel” nedir sorusuna net cevabı yok. Belki de bu nedenle, değişimin toplumsal dinamikleriyle siyasal iktidar arasındaki güvensizlik duvarı büyüyor. Reformlarda frene basılması iktidarı devletin içine çekiyor ve devleti yöneten bir iktidar yerine, devleti paylaşan görünüm ortaya çıkıyor.

    Radikal demokratik değişimden yana siyasal muhalefetin olmaması, iktidarın hem oy hesabı yaparak, hem değişim karşıtı güçlerle sertleşmeden, iktidar paylaşımı konusunda problem yaratmayacak bir yol izlemesine izin veriyor.

    Kürt meselesi

    Devletin nereye kadar değişeceği meselesinde iktidarın tutumu yeni anayasa ile ortaya çıkacak. Toplumsal mutabakatın ortak keseni neresi olacak, devletin yeniden yapılanmasının demokratik, katılımcı zemini nasıl belirlencek? İktidarın, muhalefetin ve Kürt muhalefetinin yeni anayasanın felsefesinde temel hak ve özgürlükler, devletin yeniden yapılanmasının sınırları konusundaki tutumları değişimin yönünü belirleyecek. Yeni anayasanın değişim derinliği Kürt sorunun kalıcı çözümünün başlangıcı olacak.

    Her şey Kürt meselesine gelip dayanıyor. Sorunun iki muhatabı arasında gizli müzakerelerin ortaya çıkmasından sonra, bu sürecin şeffaf ve kamuoyu önünde sürdürülmesi toplumsal desteği artıracaktır. Tepelerden bakanların “görmeme” haline karşın, kamuoyu araştırmaları toplumun %67’sinin Kürt sorununun müzakere yoluyla çözümünü istediğini gösteriyor.

    Kürt meselesi hem sebep, hem sonuç. Değişim ve demokratikleşmede Kürt sorunu hem engeleyci olarak kullanılıyor, hem iktidar savaşında demokratikleşme ve radikal değişimi engellemek için iki zihniyet tarafından şantaj olarak kullanıyor. Olumlu adımlar atılmıyor değil, ama sorunun derinliğine göre atılan adımların anlamı silikleşiyor.

    İktidar, muhalefet, devletin silahlı ve sivil kurumları Kürt sorunu üstünden değişim ve demokratikleşme pozisyonlarını tanımlıyor. Her iki zihniyet de, çözümsüzlüğü gerginleştirmek için, milliyetçiliği, şovenizmi, militarizmi propaganda malzemesi olarak kullanıyor. Demokratik çözüm sürecinin önü tıkanıyor.

    Mücadele-müzakere stratejisi

    İktidarın “müzakere-mücadele” stratesinde, “mücadele” boyutu “güvenlik” boyutuyla bütünleştiğinde başka “zinde güçler” devreye giriyor. Değişim ve demokratikleşme karşıtlarının alanlarını genişletme ve karşı manevralar yapma olanakları artıyor. Siyasal olarak izahı mümkün olmayan eylemler kaçınılmaz hale geliyor. İktidar içinden “müzakere-mücadele” tarafları arasında “müzakereler devam edecek”, “teröristlerle müzakere olmaz” açıklamaları aynı gün içinde gelebiliyor. Bu durum, iki zihniyetin bir durumdan ötekine ne kadar kolay geçebildiğini gösteriyor.

    “Mücadele” stratejisinde, askerî operasyonların yanında hukuk yolunun devre girmesiyle, sonu başı belli olmayan tutuklamalar ortamı provokosyonlara açık hale getirdi. İktidarın Meclis’i devre dışı bırakarak gizli müzakere/pazarlık yapma yöntemi, Meclis’teki Kürt muhalefetini işlevsizleştirdi, demokratik katılımcı yoldan sorunun çözümünün tıkanmasına yol açtı.

    Muhalefetsiz iktidar, kendi içinden muhalefeti üretiyor. Bu muhalefet bugün çok açık olarak ortaya çıkmıyor/çıkamıyor. Ancak iki zihniyeti de içinde barındıran iktidar, iktidara yakın olan ve bu yakınlık yoluyla rant dağıtımından aslan payını alanlarla bunu seyredenler arasındaki çatlak, siyasal olarak Kürt sorununa “mücadeleci-müzakereci”  farklılığı olarak çıkıyor. Bu iki zihniyet muhalefet partilerinde, sol muhafette, devletin silahlı, sivil bürokrasisinde, iş dünyasında, sivil toplum kurumlarında, aydınlar arasında, her yerde, her durumda, her olayda, yeniden harmanlanıyor, sarkaç gibi bir o yana, bir bu yana gidip geliyor.

    Tabandan gelen basınç müzakere zihniyetini dayatmayı başarabildiği güne kadar bu sarkacı izlemeye devam edeceğiz.

     

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email

    Related Posts

    Kürtaj

    Türkiye’de Kadınlar

    Kent Savaşları

    Comments are closed.

    Ara…
    İnternetten Satın Al!
    • N11
    • KitapYurdu
    • Idefix
    • D&R
    • GittiGidiyor
    • Pandora
    • Kabalcı
    • Sözcü Kitabevi
    • İlkNokta
    • Eganba
    • KitapCadde
    • PuntoKitap
    • Simurg
    • Nobel Kitap
    • Sol dergi ve gazete arşivi - SolYayin.com
    Eski Sayılar
    AltÜst Dergisi Eski Sayılar
    Etiketler
    Altüst altüst dergisi içerik altüst içindekiler Anayasa Arap devrimleri Araplar Ayrımcılık Azınlıklar Barış Cinsiyetçilik Demokrasi Devlet Devrimler Din Edebiyat Ekonomi Ekonomik kriz Emperyalizm Ergenekon Ermeni sorunu Ermeni Soykırımı Irkçılık Kadın hareketi Kapitalizm Kemalizm Kitap Kriz Kültür ve sanat Kürt hareketi Lenin Marksizm Meltem Oral Milliyetçilik Modernite Roni Margulies Savaş Sosyalizm tartışmaları Soykırım Suriye Devrimi Tarih Toplumsal sorunlar TÜRKİYE SİYASETİNDEN SAHNELER Özgürlük mücadelesi İktidar İslam
    © 2023 - Altüst
    • Künye
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.

    Tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en alakalı deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanıyoruz. "Kabul Et" seçeneğine tıklayarak, TÜM çerezlerin kullanımına izin vermiş olursunuz.
    AyarlarKABUL ET
    Manage consent

    Privacy Overview

    This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may affect your browsing experience.
    Necessary
    Always Enabled
    Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. This category only includes cookies that ensures basic functionalities and security features of the website. These cookies do not store any personal information.
    Non-necessary
    Any cookies that may not be particularly necessary for the website to function and is used specifically to collect user personal data via analytics, ads, other embedded contents are termed as non-necessary cookies. It is mandatory to procure user consent prior to running these cookies on your website.
    SAVE & ACCEPT